Selendi'de
yaşanan acı olayların yaraları yavaş yavaş sarılıyor. Yine de
kardeşlerimizin evlerini barklarını bırakıp başka bir ilçeye
yerleşme durumunda kalmış olmalarından dolayı içimiz buruk...
Keşke bir başka hal çaresi bulunabilseydi. Ne var ki şu an için
yapılabilecek fazla bir şey yok.
Bu
hafta gündemimiz yine Selendi. Daha doğrusu Selendi olayları
sırasında kimi medya kuruluşları tarafından kullanılan dil. Bu
konuda hatalı olduğunu düşündüğümüz birkaç kullanım
şekline dikkat çekmek istiyoruz. Her ne kadar ilk günlerde bazı
medya kuruluşları olayları tek taraflı bir biçimde yansıtsalar
da izleyen günlerde yaşanan olayların farklı tarafları medya
kanalıyla görüşlerini dile getirebildiler. Genel olarak medya
duyarlı davrandı bu olay karşısında. Hiç şüphesiz bu
sevindirici. Diğer taraftan olayların aktarılışı sırasında
kullanılan bazı ifadeler bizi fazlasıyla tedirgin ediyor. Medya
kuruluşlarında yetkili konumda bulunanların bu rahatsızlığımızı
değerlendirebilecekleri umuduyla bu köşeden görüşlerimi dile
getirmek istiyorum.
Selendi
olaylarının gündemde olduğu süre boyunca pek çok haber kanalı
ve gazete olayları aktarırken "Roman vatandaşlar"
ifadesini kullanmıştır. "Roman vatandaşlar" şöyle
oldu, "Roman vatandaşlar" böyle oldu diye uzun uzun
yazılıp çizilmiş, konuşulmuş. Sevgili dostlar ne demektir
"Roman vatandaş" ? Bizim bildiğimiz vatandaşlık tanımı
net bir kavramdır. Anayasada kendisine tanınmış haklara ve
sorumluluklara sahip her bir birey yaşadığı ülkenin
vatandaşıdır. Anayasamıza göre, bu haklara ve ödevlere sahip
olmak söz konusu olduğunda sizin etnik ya da sosyal kökeninizin ne
olduğu herhangi bir anlam taşımaz. Yani etnik kökeni ne olursa
olsun vatandaş vatandaştır. Türkiye Cumhuriyeti kimliğine sahip
herkes bizim ülkemizde Türk vatandaşıdır!
Nitekim
kimse, hiçbir medya kuruluşunda herhangi bir olaydan bahsederken
olaya konu olan kişiler eğer Çingene değillerse etnik ya da
sosyal kökenlere vurgu yapmamaktadır. Çerkez vatandaşlar kavga
etti, Laz vatandaşlar şöyle yaptı, Pomak vatandaşlar şuraya
geldi gibi bir haber okudunuz mu hiç? Böyle bir ifadenin herhangi
bir TV programında kullanıldığını gördünüz mü hiç? Ben hiç
görmedim. Ama her nedense olaya karışanlar bizim arkadaşlarımız
olduğunda haber kuruluşları "Roman vatandaşlar"
ifadesini kullanmaya başlıyor. Yoksa bizim ülkemizde bizlere ayrı
vatandaşlık statüsü getirildi de bizim mi haberimiz yok? Böyle
bir ifadeyi kullananlar acaba kendi tavırlarını nasıl
açıklıyorlar?
Evet
ülkemizde yaşayan başka toplumlara göre daha yoksul olabiliriz.
Evet atalarımız, diğer grupların ataları gibi sürü sahibi veya
tarımcı olmayabilir. Evet bizler göçebe zanaatçı ataların
çocuklarıyız. Allah aşkına, bunlardan hangisi, "Roman
vatandaş" ifadesinin kullanımını haklı gösterebilir.
Anayasanın neresinde göçebe zanaatçı ataların çocukları ayrı
vatandaşlık statüsüne tabidir diye bir ifade var. Hangi kanun
Çingeneler başka türlü vatandaştır diyor. Herkesin kimliğinde
ne yazıyorsa bizim kimliğimizde de o yazmıyor mu?
İşin
esası geçmişte kullanılan ve çok yanlış bir ifade olan "Esmer
vatandaş" ifadesi, "Roman vatandaş" şekline
dönüştürülerek kibarlaştırılmış. Çoğu insan bu ifadenin
taşıdığı son derece yanlış anlamın farkında olmadan
kullanıyor. Vatandaşlığın renge, sosyal kökene, etnik aidiyete
göre farklılaşmadığını; vatandaşlığın tek ve bütün bir
aidiyet olduğunu çok iyi bilen insanlar bile bu sözcükleri
kullanabiliyorlar. Lütfen biraz daha dikkatli olalım.
Eğer
genel olarak bizlerden, göçebe zanaatçı kültürlerden gelen
yurttaşlardan bahsetmek istiyorsanız açık açık Çingene
kelimesini kullanabilirsiniz. Ya da başka özel kültür gruplarıysa
kast ettiğiniz Roman, Abdal, Poşa gibi sözcüklerle de derdinizi
anlatabilirsiniz. Ama bu sözcüklerin yanına vatandaş kelimesini
koyduğunuzda farkında olmadan yurttaşlar arasında hiç hoş
olmayan bir bölünme, vatandaşlık statüsünde son derece
tehlikeli bir farklılaşma yaratmış olursunuz. Ki zaten haberini
yaptığınız olay doğrudan doğruya bir etnik ya da sosyal kökene
ilişkin değilse o olaya konu olan kişilerin kökenini vurgulamanın
amacı nedir? Herhangi bir kavga olayında olaya katılan kişilerin
etnik kökeni vurgulanmazken eğer olaya katılanlar Çingenelerse
haberi "Roman vatandaşlar" kavga etti diye vermenin akla
mantığa sığar bir tarafı var mı?
Etnik
ve sosyal kökenlerimiz farklıda olsa bir arada yaşamamızı mümkün
kılan çatı vatandaşlık çatısıdır. Vatandaşlık kimliğinin
yanına etnik veya sosyal kökenleri ekleyerek kaçak kat çıkmaya
kalkarsak bu çatıyı çökertmiş olmaz mıyız dostlar? Hem o çatı
çökerse altında sadece Çingeneler değil, o çatının altında
bugüne kadar birlikte yaşayan herkes kalmayacak mıdır? Ben medya
kuruluşlarında sorumlu pozisyonda bulunan insanların bu çatıyı
çökertmek isteyeceğine inanmıyorum. Umudum bu konudaki
rahatsızlığımızdan haberdar olduktan sonra "Roman
vatandaşlar" ifadesini tercih etmeyecekleri yönünde.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder