10 Aralık 2013 Salı

Selendi Üzerine 2 / 09-17 Ocak 2009

Selendi'de yaşanan acı olayların yaraları yavaş yavaş sarılıyor. Yine de kardeşlerimizin evlerini barklarını bırakıp başka bir ilçeye yerleşme durumunda kalmış olmalarından dolayı içimiz buruk... Keşke bir başka hal çaresi bulunabilseydi. Ne var ki şu an için yapılabilecek fazla bir şey yok.

Bu hafta gündemimiz yine Selendi. Daha doğrusu Selendi olayları sırasında kimi medya kuruluşları tarafından kullanılan dil. Bu konuda hatalı olduğunu düşündüğümüz birkaç kullanım şekline dikkat çekmek istiyoruz. Her ne kadar ilk günlerde bazı medya kuruluşları olayları tek taraflı bir biçimde yansıtsalar da izleyen günlerde yaşanan olayların farklı tarafları medya kanalıyla görüşlerini dile getirebildiler. Genel olarak medya duyarlı davrandı bu olay karşısında. Hiç şüphesiz bu sevindirici. Diğer taraftan olayların aktarılışı sırasında kullanılan bazı ifadeler bizi fazlasıyla tedirgin ediyor. Medya kuruluşlarında yetkili konumda bulunanların bu rahatsızlığımızı değerlendirebilecekleri umuduyla bu köşeden görüşlerimi dile getirmek istiyorum.

Selendi olaylarının gündemde olduğu süre boyunca pek çok haber kanalı ve gazete olayları aktarırken "Roman vatandaşlar" ifadesini kullanmıştır. "Roman vatandaşlar" şöyle oldu, "Roman vatandaşlar" böyle oldu diye uzun uzun yazılıp çizilmiş, konuşulmuş. Sevgili dostlar ne demektir "Roman vatandaş" ? Bizim bildiğimiz vatandaşlık tanımı net bir kavramdır. Anayasada kendisine tanınmış haklara ve sorumluluklara sahip her bir birey yaşadığı ülkenin vatandaşıdır. Anayasamıza göre, bu haklara ve ödevlere sahip olmak söz konusu olduğunda sizin etnik ya da sosyal kökeninizin ne olduğu herhangi bir anlam taşımaz. Yani etnik kökeni ne olursa olsun vatandaş vatandaştır. Türkiye Cumhuriyeti kimliğine sahip herkes bizim ülkemizde Türk vatandaşıdır!

Nitekim kimse, hiçbir medya kuruluşunda herhangi bir olaydan bahsederken olaya konu olan kişiler eğer Çingene değillerse etnik ya da sosyal kökenlere vurgu yapmamaktadır. Çerkez vatandaşlar kavga etti, Laz vatandaşlar şöyle yaptı, Pomak vatandaşlar şuraya geldi gibi bir haber okudunuz mu hiç? Böyle bir ifadenin herhangi bir TV programında kullanıldığını gördünüz mü hiç? Ben hiç görmedim. Ama her nedense olaya karışanlar bizim arkadaşlarımız olduğunda haber kuruluşları "Roman vatandaşlar" ifadesini kullanmaya başlıyor. Yoksa bizim ülkemizde bizlere ayrı vatandaşlık statüsü getirildi de bizim mi haberimiz yok? Böyle bir ifadeyi kullananlar acaba kendi tavırlarını nasıl açıklıyorlar?

Evet ülkemizde yaşayan başka toplumlara göre daha yoksul olabiliriz. Evet atalarımız, diğer grupların ataları gibi sürü sahibi veya tarımcı olmayabilir. Evet bizler göçebe zanaatçı ataların çocuklarıyız. Allah aşkına, bunlardan hangisi, "Roman vatandaş" ifadesinin kullanımını haklı gösterebilir. Anayasanın neresinde göçebe zanaatçı ataların çocukları ayrı vatandaşlık statüsüne tabidir diye bir ifade var. Hangi kanun Çingeneler başka türlü vatandaştır diyor. Herkesin kimliğinde ne yazıyorsa bizim kimliğimizde de o yazmıyor mu?

İşin esası geçmişte kullanılan ve çok yanlış bir ifade olan "Esmer vatandaş" ifadesi, "Roman vatandaş" şekline dönüştürülerek kibarlaştırılmış. Çoğu insan bu ifadenin taşıdığı son derece yanlış anlamın farkında olmadan kullanıyor. Vatandaşlığın renge, sosyal kökene, etnik aidiyete göre farklılaşmadığını; vatandaşlığın tek ve bütün bir aidiyet olduğunu çok iyi bilen insanlar bile bu sözcükleri kullanabiliyorlar. Lütfen biraz daha dikkatli olalım.

Eğer genel olarak bizlerden, göçebe zanaatçı kültürlerden gelen yurttaşlardan bahsetmek istiyorsanız açık açık Çingene kelimesini kullanabilirsiniz. Ya da başka özel kültür gruplarıysa kast ettiğiniz Roman, Abdal, Poşa gibi sözcüklerle de derdinizi anlatabilirsiniz. Ama bu sözcüklerin yanına vatandaş kelimesini koyduğunuzda farkında olmadan yurttaşlar arasında hiç hoş olmayan bir bölünme, vatandaşlık statüsünde son derece tehlikeli bir farklılaşma yaratmış olursunuz. Ki zaten haberini yaptığınız olay doğrudan doğruya bir etnik ya da sosyal kökene ilişkin değilse o olaya konu olan kişilerin kökenini vurgulamanın amacı nedir? Herhangi bir kavga olayında olaya katılan kişilerin etnik kökeni vurgulanmazken eğer olaya katılanlar Çingenelerse haberi "Roman vatandaşlar" kavga etti diye vermenin akla mantığa sığar bir tarafı var mı?


Etnik ve sosyal kökenlerimiz farklıda olsa bir arada yaşamamızı mümkün kılan çatı vatandaşlık çatısıdır. Vatandaşlık kimliğinin yanına etnik veya sosyal kökenleri ekleyerek kaçak kat çıkmaya kalkarsak bu çatıyı çökertmiş olmaz mıyız dostlar? Hem o çatı çökerse altında sadece Çingeneler değil, o çatının altında bugüne kadar birlikte yaşayan herkes kalmayacak mıdır? Ben medya kuruluşlarında sorumlu pozisyonda bulunan insanların bu çatıyı çökertmek isteyeceğine inanmıyorum. Umudum bu konudaki rahatsızlığımızdan haberdar olduktan sonra "Roman vatandaşlar" ifadesini tercih etmeyecekleri yönünde.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder