10 Aralık 2013 Salı

Temel Sorunlarımız / Çingeneler Evrensel Kast Sisteminin Pençesinde 02/10/2011

Biz Çingeneyiz. Çingenelik evrensel bir kastın adıdır. İnsanlık binlerce yıl önce 2 temel kasta bölünmüştür. Bir tarafta Çingene kavimleri Çingene Evrensel Milleti'ni oluştururlar. Diğer tarafta ise Çingene olmayan kavimler Gaco-Geben Evrensel Milleti'ni. Çingene kavimlerini Çingene olmayan kavimlerden ayıran unsur, Çingene kavimlerinin geçimlerini binlerce yıl boyunca Çingene Usulü Geçim Yolları ile temin etmek zorunda kalmış olmalarıdır. Sanayi öncesi dönemde Çingene kavimleri, çeşitli zanaatları (sepetçilik, elekçilik, müzisyenlik, demircilik, nalbantlık vs) ve çeşitli hizmetleri (dişçilik, yalazcılık, kurşunculuk, hayvan yetiştiriciliği vs) Çingene olmayan kavimlere sunarak karşılığında onlardan gıda maddeleri almışlardır. Geçim için yapılan bu faaliyetlerin ortak adı Çingene Usulü Geçim Yolları'dır.

Çingene kavimlerinin tarih boyunca karşı karşıya kaldığı 4 büyük adaletsizlik Çingene kavimlerini büyük acılara mahkum eden evrensel kast sistemini yaratmıştır. Bu kast sisteminin etkisiyle Gaco-Geben Evrensel Milleti'ne mensup kavimlerle Çingene Evrensel Milleti'ne mensup kavimler arasında derin bir yabancılık ortaya çıkmıştır. Bugün yaşadığımız sorunların en temel nedeni kökleri tarihin derinliklerine uzanan sözkonusu yabancılık ve ona bağlı olarak gelişen önyargılardır. Çingene olmayanlar bu önyargıların etkisiyle Çingenelerle birlikte yaşamak, çalışmak, evlenmek ya da yakın mekanlarda oturmak istemezler. Çingeneler gözle görülmeyen bir önyargı duvarının içerisinde hapis olarak, hayatlarını toplumun diğer kesimlerinden adeta tecrit edilmiş olarak geçirmek zorunda kalırlar.


İnsanlık alemini Çingeneler ve Çingene olmayanlar olarak ikiye bölen evrensel kast sistemi aşağıda sıralanacak olan 4 büyük adaletsizliğin yaşanması sonucunda ortaya çıkmıştır:
1-Geride bıraktığımız binlerce yıl boyunca savaşçı Gaco-Geben kavimleri avcılık ve yiyecek toplayıcılığı ile geçinen Tabiat İnsanlarının yaşam alanları olan büyük orman alanlarına ve diğer Gaco-Geben kavimlerine ait tarım arazilerine ve hayvan sürülerine zor yoluyla el koydular. Doğal yaşam alanlarını, topraklarını ve hayvan sürülerini kaybeden bu kavimler Çingene Evrensel Milleti'ne katıldılar. Yaşayabilmek için Çingene Usulü Geçim Yollarına mahkum oldular.
2-Çingene Evrensel Milleti'ne dahil olan kavimler her fırsat bulduklarında tarım ve hayvancılık yapmayı denediler. Ne var ki bu girişimleri hemen her zaman engellendi. Kimi yerlerde evcilleştirilebilecek hayvan türlerine ve tarım arazilerine Çingene olmayan kavimler tarafından el koyulmuştu. Kimi yerlerde ise ağır yaptırımlarla güçlendirilmiş resmi yasaklarla Çingene kavimlerinin toprak ve hayvan sürülerine sahip olmaları engellendi.
3-Binlerce yıl boyunca Çingene kavimleri diğer toplumsal gruplardan uzakta yaşamaya zorlandılar. Yerleşim merkezlerinin dışında kurulan Çingene yerleşimleri kentlerin genişlemesi ile merkezi hale geldiğinde Çingeneler yaşadıkları yerlerden çıkarılarak daha uzak yerleşim bölgelerinde yaşamaya zorlandılar.
4-Sanayi sonrası dönemde eski Çingene meslekleri artık iş görmez hale geldi. Göçebeliği bırakan, kentlere, kasabalara, köylere yerleşen Çingene kavimleri yerleştikleri alanlara sıfır sermaye ile geldiler. Önyargılar, yabancılık ve sermaye yoksunluğu nedeniyle Çingene kavimleri kentlerde başkaları tarafından tercih edilmeyen, düşük gelirli ve insan sağlığına zararlı işlerde çalışmak zorunda kaldılar. Çingeneler tarafından yapılan herhangi bir iş ortalamanın üstünde gelir getirmeye, Çingene olmayan kavimler tarafından tercih edilmeye başlandığında ise Çingene kavimlerinin o işlerde çalışmaları çeşitli şekillerde engellendi.

Gaco-Geben kavimlerinin mensuplarında Çingeneleri hedefleyen, Çingeneleri tanımamaktan kaynaklanan çok güçlü önyargılar bulunmaktadır. Bu insanların büyük bölümü biz Çingenelerin lanetli olduğumuza inanmaktadır. Bu nedenle de toplumumuzun bireyleri ile mümkün olduğunca sınırlı ilişkiler geliştirmeyi tercih etmektedirler. Onların gözünde Çingenelik adeta bulaşıcı bir hastalık gibidir.

Önyargılarla çocuklarımız öncelikle Gaco-Geben çocukları ile birlikte okudukları okullarda, yetişkin Çingeneler ise Gaco-Gebenlerle beraber oldukları her ortamda karşılaşmaktadırlar. Pek çok Çingene çocuğu okula ayak bastığı ilk günden itibaren diğer öğrencilerin ve önyargıların etkisi altındaki öğretmenlerin aşağılayıcı bakışlarıyla hatta kimi zaman açıktan açığa ayrımcı muamelesiyle karşı karşıya kalmaktadır. Bu nedenle pek çok çocuk okuldan soğumakta, yaşadığı büyük acıları kendilerine bile itiraf edemeden eğitim hayatlarına son vermektedirler.

Yetişkin Çingeneler iş başvurusu için kurumlara başvurduklarında Çingene kimlikleri karşılarına bir engel olarak çıkmaktadır. Dış görünüşü, yaşadığı mahalle ya da konuşma biçimi nedeniyle Çingene olduğu anlaşılan bir birey herhangi bir iş için aranılan niteliklere sahip olsa da o işe kabul edilmesi ancak istisnai durumlarda mümkün olabilmektedir. Herhangi bir düzenli işe kabul edilme şansını yakalayan Çingeneler de çalıştıkları kurumlarda gerek çalışma arkadaşları gerekse işyeri sahiplerinin Çingenelere karşı sahip oldukları önyargılar nedeniyle sorunlar yaşamaktadırlar.

Çingene olmayanlar Çingeneler hakkında sahip oldukları önyargılar nedeniyle Çingenelerle her türlü ilişkiden kaçınmak istemektedirler. Geçmişte olduğu gibi bugün de Çingene yerleşimleri mümkün olduğunca merkezi olmayan bölgelere yönlendirilmekte, bu uygulama ise Çingenelerle Çingene olmayanlar arasındaki önyargıları ve yabancılığı güçlendirmektedir. Çingene olmayan aileler çocuklarının Çingene gençleri ile evlenmelerine büyük ölçüde karşı çıkmakta, gençler bu yüzden çok ciddi baskılarla karşılaşabilmektedir. Günümüzde Çingenelerle Çingene olmayanlar arasında evlilikler mümkün olmakla birlikte halen istisna durumundadır.

Çingene kavimlerinin mensupları, eğitim ve iş hayatında önyargılardan kaynaklanan kısıtlamalar nedeniyle Gaco-Geben kavimlerinin yararlandığı pek çok imkandan yararlanamamaktadır. Toplumumuzda eğitim oranının düşüklüğü ve işsizliğin genel ortalamanın çok üstünde olmasının nedeni kast yabancılığından kaynaklanan önyargıların her ortamda Çingenelerin karşısına aşılmaz bir duvar gibi çıkmasıdır. Bu şartlar altında Çingene kavimlerinin mensupları yaşadıkları hemen her ülkede toplumun en yoksul kesimini oluşturmaktadır. Olağanüstü çabalarının ve şansın yardımıyla yoksulluk çemberini kırarak daha iyi yaşam şartlarını elde etmeyi başaran Çingeneler ise günümüzde dahi hala çok küçük bir azınlık oluşturmaktadır.

Bizler, Çingene Evrensel Milleti'nin mensupları insanlık tarihinin en büyük mazlumlarıyız. İnsanlık tarihi boyunca doğal kaynakları ellerinden alınan avcı-toplayıcı tabiat insanlarının ve hayvan sürülerine ya da tarım arazilerine el konulan Gaco-Geben kavimlerinin Çingene Usulü Geçim Yolları ile geçinmek zorunda bırakılması sonucunda insanlık 2 evrensel kasta ayrılmıştır. Günümüzde Çingene Evrensel Milleti'nin mensuplarının etrafında önyargı tuğlalarından örülmüş bir duvar bulunmakta, bu duvar ise andığımız evrensel kast sisteminin devamını sağlamaktadır. Çingenelerin gelecek kuşaklar için daha bir hayat kurmasının tek yolu bizleri açlığa, sefalete ve çaresizliğe mahkum eden bu duvarın aşılmasıdır. Bu duvarın aşılması ise ancak Çingenelerin kendi çabaları ile mümkündür. Kast duvarının önyargı ve hurafelerden oluşan tuğlaları Çingeneler tarafından yerinden oynatıldığında insanlığı Çingeneler ve Çingene olmayanlar olarak ikiye bölen yabancılık yerini kardeşliğe bırakacaktır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder